Avrupa insan hakları mahkemesi içtihatları ışığında çalışan kadının din veya inancını açıklama özgürlüğü
Dosyalar
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) din veya inanç özgürlüğünün sınırlandırılmasına ilişkin içtihatları, çoğu zaman meşru amaçlar ile bireylerin temel hak ve özgürlükleri arasındaki dengeyi kurma ihtiyacını ortaya koymaktadır. Bu dengeleme, özellikle toplumsal cinsiyet eşitliği bakımından özel bir önem taşımaktadır. Din veya inancın görünür biçimde dışa vurulmasının sınırlandırılması, yalnızca din veya inancın açığa vurulması özgürlüğü bağlamında değil, aynı zamanda kadınların kamusal alandaki varlığı, çalışma hayatına katılımı ve eşitlik hakları açısından da çok boyutlu etkiler doğurmaktadır. Söz konusu sınırlamalar, kadınların görünür dinî kimlikleri üzerinden iş yaşamında ve kamusal alanda ayrımcılığa maruz kalmasına neden olabilmekte ve özellikle Müslüman kadınların istihdam imkânlarını daraltan yapısal eşitsizlikleri yeniden üretebilmektedir...
The case law of the European Court of Human Rights (ECtHR) on the limitation of freedom of religion or belief frequently raises the need to strike a balance between legitimate aims and the fundamental rights and freedoms of individuals. This balancing exercise is of particular importance from the perspective of gender equality. Limitations on the visible manifestation of religion or belief should be evaluated not only in terms of the freedom to manifest one’s religion or belief but also in relation to women’s presence in the public sphere, participation in working life, and equality rights. Such limitations can lead to discrimination against women on the basis of their visible religious identities in both professional and public settings, and may in particular reproduce structural inequalities that restrict employment opportunities for Muslim women…