İbn Haldun Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi
DSpace@İHÜ, İbn Haldun Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.

Güncel Gönderiler
Geleceğin Türk aile tipine bakış
(Ravza Yayınları, 2024) Gündüz, Samettin; Bulut, Sefa; Baba, Coşkun; Taktak, Mustafa; Eğitim Bilimleri Fakültesi, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü
Aile sözcüğü çok anlamlı olup Arapçadan dilimize geçmiştir. Güncel Türkçe sözlükte anlamları şöyledir;
1- Evlilik kan bağına dayanan, karı-koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik;
2-Aynı soydan gelen veya aralarında akrabalık ilişkileri bulunan kimselerin tümü;
3- Birlikte oturan hısım ve yakınların tümü;
4- Halk ağzında; Eş, karı;
5-Aynı gaye üzerinde anlaşan ve birlikte çalışan kimselerin bütünü ve
6- Temel niteliği olan dil, hayvan veya bitki topluluğu, familya. (Türk Dil Kurumu, www.tdk.gov.tr)
Larousse sözlükte ise aile,” aynı çatı altında yaşayan anne, baba ve çocuklar” (1979.165)dan oluşan sosyal bir yapıdır. Türkçe sözlükte ise, aile, “kadın ve erkeğin çocuklarıyla oluşturdukları iş bölümüne dayalı, küçük ve büyük ya da dar ve geniş aile gibi, türleri olan toplumsal ve ekonomik birlik” telik (Resimli Ansiklopedik Büyük Sözlük, 54) olarak tanımlanmaktadır.
Dijital cemaat ve fan alanları: K-pop fandomu üzerine bir analiz
(KADEM Yayınları, 2023) Tozlu, Betül; Tatar, Burhanettin; Şerefoğlu Danış, Zeynep Kevser; Keskin Aksay, Nursem
2012 yılında Güney Koreli şarkıcı PSY’ın Gangnam Style şarkısının popü¬ler kültürü küresel ölçüde etkilediği görülmüştür. Şarkı 30’dan fazla ülkede müzik listelerinde bir numaraya yerleşirken, müzik videosu birkaç ay içerisinde YouTube üzerinden rekor izlenmeye ulaşarak bir kültürel fenomen haline gelmiştir. Gangnam Style, “Kore Dalgası (Hallyu)” olarak da anılan, çeşitli Kore popüler kültür ürünlerinin dünyaya yayılması akımında son adımın başlangıcı olarak görülmektedir. 90’lardan bu yana süregelen Kore Dalgasının dünyaya yayılırken izlediği adımlar Koreli ve uluslararası akademisyenler tarafından farklı şekillerde yorumlanmaktadır (Kim 2015, 157). Literatürde kullanılmış yorumlar özetlenecek olursa, Hallyu’nun yayılışının, Kore kültürel ürünlerinin Çin ve Japonya’da ilgi görmeye başladığı ilk adım, ilginin Güneydoğu Asya, Balkan ve Orta Doğu ülkelerine yayıldığı ikinci adım ve Avrupa ve Amerika’yı etkileyerek ana akım pop kültürünün parçası haline geldiği son adım şeklinde gerçekleştiği görülmektedir…
Kadın ve Mekân
(KADEM Yayınları, 2023) Tatar, Burhanettin; Şerefoğlu Danış, Zeynep Kevser; Keskin Aksay, Nursem; İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Sosyoloji Bölümü
Kadın, kendine özgü bedeniyle birlikte, dünya içinde dünyaya yönelmiş bir özne-varlık olarak yaşar. Özne-varlık olduğu için, zamanla kadının eylem tarzları çeşitlenir ve dünyaya yönelme ufku genişler. Bu esnada o, hem dönüşen bir dünyanın muharrik gücü olur hem de bu gücü nedeniyle ‘yön bulma’ sorunu ile yüzleşir. Zira çeşitlenen eylem tarzları daima bir amacı gerektirdiği için, bu amacın belirlenmesi ve bu amaca giden yolun keşfi/ inşası yön sorununu da beraberinde getirir. Yön sorunu ise her zaman bir mekân sorunu olarak belirir. Sonuçta kadın, tıpkı erkek gibi, dünya içinde dünyaya yönelmenin anlamını, yön (mekân) sorununu çözebildiği kadarıyla anlar. Ancak ne olursa olsun, dünya tecrübesi, kadın için her daim bir yön bulma (mekân) tecrübesi olarak kalır...
İslami uygulamarın tarihi bir mekânda yeniden inşası: Hanımlar İlim ve Kültür Derneği’nde Müslüman kadınlar
(KADEM Yayınları, 2023) Demir, Nesibe; Tatar, Burhanettin; Şerefoğlu Danış, Zeynep Kevser; Keskin Aksay, Nursem
Kadının toplumsal varlığını, konumunu ve eylemlerini açıklamaya çalışırken kamusal alan kavramı her zaman bir referans noktası olmuştur. “Kamusal alan” kavramı, onu Jürgen Habermas’ın (1989, 27-30) “özel kişilerin bir kamu olarak bir araya geldiği” ve genele ait meseleleri tartıştığı, özgürleştirmeyi getiren ideal bir alan olarak tanıtmasından bu yana sivil toplum ve demokrasi tartışmalarının temel unsuru haline getirmiştir. Habermas’ın kamusal alan kavramı, kadınları, işçi sınıfını veya toplumdaki diğer kimlikleri dışlaması nedeniyle eleştirilmiştir (Fraser 1990; Benhabib 1992). Örneğin Fraser (1990, 67) burjuva kamusal alanında hegemonik tahakküm olduğunu ve bu nedenle insanların, “madun karşı-kamular” olarak adlandırdığı yeni kamular yarattığını savunmuştur. Kamusal alan, herkesin olan her şeyi görebileceği ve duyabileceği ve ayrıca bizim özel alanımız dışında ortak bir dünyayı ifade eder (Arendt 1998, 52). Burjuva toplumundaki bu kamusal/ özel alan ayrımı, kitle iletişim araçlarını da beraberinde getiren kapitalizasyon süreciyle birlikte belirsiz ve anlamsız hale gelmiştir (Erkilet 2015, 51)…
Vakıf faaliyetlerinde yapay zekâ kullanımı: Hukuki düzenleme ve uygulama örnekleri
(Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi, 2025) Şenlikoğlu, Burcu
Vakıflar, gerçek veya tüzel kişi vasıtasıyla mevcudiyetini ortaya koyan iyilik yapma duygusunu ve dayanışmayı, hukuk düzlemine taşımış olan ve sürekli olması sebebiyle insan ömrünün ötesinde devam edebilen, ulusların manevi gücünün ve değerinin ortaya konulmasına yardımcı olan tüzel kişiliklerdir. Vakıflar, kişisel ve içtimai ihtiyaçların karşılanması amacıyla ortaya çıkmış olsa da pek çok alanda meydana gelen gelişmelerin sonucunda içinde bulunduğu toplumların sosyo-kültürel yapısı, ekonomik olanakları ve yetenekleri ile bağlantılı olarak gelişmiş ve değişime uğramıştır. Günümüzde yapay zekâ kullanımı birçok disipline ve yaygın bir çevreye ulaştığı tartışılmaz bir gerçektir. Öyle ki, vakıfların faaliyetlerinde yapay zekâ kullanması da mümkündür. Vakıflar, faaliyetlerini icra ederken yapay zekâ yazılımları ile hız, verim, maliyet gibi katkılar elde ederken etkili ve vakfın amacına en uygun şekilde hareket edebilmektedir. Yapay zekânın hukuki kişiliği, hak ve fiil ehliyetini haiz olabilmesi yıllardır tartışılan bir konudur. Yapay zekânın hukuki kişilik statüsü olup olmadığına ilişkin olarak kişiliği kabul edenler ve reddeden görüşler bulunmaktadır. Vakfın kuruluşunda, yönetiminde, amacına uygun gerçekleştirdiği faaliyetlerinde yapay zekânın kullanımı mümkündür. Ayrıca birçok vakıf, bireyler arasında yapay zekâ kullanımının yaygınlaşması için de çalışmalar yürütmektedir. Uygulamada yapay zekâ kullanan birçok yerli ve yabancı vakıf bulunmaktadır. Yapay zekânın olumlu yönleri yanında olumsuz yönleri de bulunmaktadır. Yapay zekâ kişisel verileri, özel nitelikli kişisel verileri işlemesi ve belli algoritmalarla çalışması sebebiyle bazı hak ihlallerine de yol açabilmektedir.