Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Diğer Yayınlar Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

https://hdl.handle.net/20.500.12154/1468

Listeleniyor 1 - 20 / 287

Tasavvurların tamamı bedîhî olabilir mi? Fahreddin er-Râzî ve İbn Ebü’l-Hadîd merkezli bir tartışma
(Mehmet Bulğen, 2025) Sarıkaya, Abdüssamet; Süruri, Ahmet; İslami İlimler Fakültesi, Temel İslam Bilimleri Bölümü
Fârâbî ile İslâm düşünce geleneğinde yer edinen tasavvur-tasdik ayırımı daha sonraki İslâm düşünürleri tarafından hem mantık hem de bilgi bahislerinin düzenlenmesinde önemli rol oynamıştır. Bu ayırım çerçevesinde her iki türün de hem zorunlu hem de kazanımlı (mükteseb) yönlerinden bahsedilebilir. Ancak, Fahreddin Râzî, başta el-Muḥaṣṣal olmak üzere el-Erbaʿîn, el-Âyâtü’l-beyyinât ve el-Meʿâlim gibi eserlerinde, tasavvurların tümüyle bedîhî (veya gayr-i mükteseb) olduğunu savunmuş ve bu görüşünü, Menon paradoksunun yeniden sunulması ve tam tanımın hem teorik hem de pratik açıdan güçlükleri üzerinden iki ana delille desteklemiştir. Menon paradoksu, doğrudan bilginin imkânına dair bir ikilem oluşturur ve bilişsel düzeyde ya bilgi edinmenin tamamen mümkün olduğu ya da bilen öznenin epistemik düzlemin sıfır noktasında olduğu varsayımını kabul eder. Her iki durumda da kişi, bilgi edinme sürecinden mahrum kalacaktır. Râzî, tam tanımın imkânını tartışırken, tanımlanan şeyin kurucu bileşenlerinin bilgisini, o şeyin mâhiyetinin bilgisini elde etmekle eşitlemenin birtakım engeller doğurduğunu ileri sürer. Bu iki delil üzerinden, bilişsel süreçlerin ilk aşaması olan tasavvurların kazanımlı olmadığını gösteren Râzî, aynı zamanda tasavvurlara dayanan tasdiklerin ve tasdiklere dayalı fiillerin de kazanımlı olmadığı sonucuna varır. Bir başka deyişle, et-Tefsîr’de dile getirdiği “İnsan, irade hürriyetine sahipmiş gibi görünse de aslında zorunludur” düşüncesini, tasavvurların kazanımlı olmadığı görüşü üzerine inşa eder. Ayrıca, Menon paradoksunu yeniden sorunsallaştırırken, el-Meṭâlib’in dokuzuncu bölümünde yer alan “İman ve küfrün kulların kalbinde meydana gelmesinin ancak Allah’ın yaratmasıyla mümkün olduğu gösteren deliller” başlığı altında, el-Erbaʿîn’de ise “Kulların fiillerinin yaratılmış olup olmadığı” meselesinde bir delil olarak sunar. Ancak, bu görüş, özellikle irâde hürriyetine engel teşkil etmesi nedeniyle, Mu‘tezilî düşüncenin kabul edemeyeceği bir durumdur. Bu bağlamda, İbn Ebü’l-Hadîd, et-Taʿlîḳ ʿala’l-Muḥaṣṣal, Şerḥu’l-Âyâti’l-beyyinât ve Ziyâdâtü’n-Naḳżayn gibi eserlerinde Râzî’nin bu görüşüne karşı çıkmıştır. Bu makalede ise öncelikle, Râzî'nin tasavvurların kazanılmış olmadığına dair görüşünün ne anlama geldiği ele alınacaktır. Bu noktada, İbn Ebü’l-Hadîd, tasavvurların kazanılması ile tasdiklerin kazanılması arasındaki farkı ortaya koyar ve genel olarak bilinen (eş-şuûr fi’l-cümle) şeylerin tanım yoluyla tam bilmeye (eş-şuûr et-tâm) konu olacağını savunur. Sonrasında, Râzî'nin yeniden delil olarak kullandığı Menon paradoksunu aşabilmek için, bilen öznenin talep olmaksızın bilgiye ulaşabilmesini ifade eden bir tür “kazanım” önerisi getirir. Ayrıca, başta İbn Sînâ olmak üzere birçok İslâm düşünürünün savunduğu yönler (cihetler) teorisini, Râzî'nin görüşlerine karşı bir alternatif olarak sunmaktadır. Râzî'nin ikinci delili olan tam tanımın mümkün olmadığı iddiasına ise, mahiyetin zâtî unsurları ile mahiyetin kendisi arasındaki farkı göstererek cevap verir. Buna ek olarak, mâhiyetin bilgisinin faal aklın feyziyle veya zâtî unsurlarından birinin bilinmesiyle elde edilebileceği ifade eder.
[Book Review]: "The Cinema of Aki Kaurismaki: Contrarian Stories"
(Routledge, 2024) Maden, Azize
While Aki Kaurismäki’s cinema can be seen as an instance of postmodern aesthetics, Andrew Nestingen claims in The Cinema of Aki Kaurismäki: Contrarian Stories that his films’ melodramatic seriousness and moral purpose situates them in a more modernist framework (21), casting him with the likes of Lars von Trier, Michael Haneke and Steven Soderbergh, rather than Quentin Tarantino, Wes Anderson or the Coen Brothers. That being said, Kaurismäki’s access to film archives and his voracious consumption of films during his teenage years places him alongside François Truffaut, Jean-Luc Godard, Jim Jarmusch and Tarantino as a cinephile (and thus pomo?) auteur. These seemingly contradictory facets of Kaurismäki’s work nonetheless exemplify the ambivalence that Nestingen sees as being critical to understanding his work...
[Book Review]: "Batı Medeniyetinin Doğulu Kökenleri"
(Milel ve Nihal: Eğitim, Kültür ve Düşünce Platformu Derneği, 2024) Başkan, Feyza
John M. Hobson’un Batı Medeniyetinin Doğulu Kökenleri kitabı, Batı’nın temellerinin Doğu medeniyetinin katkılarına dayandığı görüşünü savunarak Avrupa-merkezci tarih anlatasına karşı çıkmaktadır. Anti-oryantalist bakış açısına sahip olan Hobson, Doğu’nun 500-1800 yılları arasında ekonomik, teknolojik ve kültürel anlamda Batı’dan daha gelişmiş olduğunu savunur. Eserde Doğu’nun ticaret, bilim ve kültürel mirasının Batı medeniyetinin yükselişine temel oluşturduğu, ancak bu mirasın sistematik olarak göz ardı edildiği iddia edilir. Eser dört bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde Doğu’nun küresel ticaretteki ekonomik liderliği incelenir. İkinci bölüm, Batı’nın feodalizminin ve Hıristiyan kimliğinin Doğulu etkiler bağlamında nasıl şekillendiğini açıklar. Üçüncü bölümde, Batı’nın modernleşmesinin Doğu’nun denizcilik ve teknolojik mirasına dayandığı, ancak bu mirasın gizlendiği vurgulanır. Dördüncü bölümde, Doğu’nun Batı’ya olan katkılarını ifade ederken, Batı’nın Avrupa-merkezci ilerleme mitini sorgular ve bu mitin siyasi bir araç olarak kullanıldığını öne sürer.
Akademik güdülenme ölçeğinin geçerlik ve güvenirlik kanıtlarının uluslararası öğrenciler için incelenmesi: Türkiye’deki Batı Trakyalı yükseköğretim öğrencileri örneği
(Mustafa Kahyaoğlu, 2024) Memet, Fatma; Oğuz Duran, Nagihan
Akademik motivasyonun, çeşitli duygusal, eğitsel, mesleki değişkenlerle ilişkili olduğu bilinmektedir. Bu nedenle akademik motivasyon her düzeydeki öğrenci için önemli bir kavram olarak öne çıkmaktadır. Uluslararası öğrenciler söz konusu olduğunda bu değişken sosyal entegrasyon ve üniversiteye aidiyetten başlayarak, çeşitli açılardan öğrencinin yaşamını akademik, sosyal ve psikolojik açılardan etkileyebilme potansiyeline sahiptir. Türkiye’de yükseköğrenime devam eden öğrenciler arasında Batı Trakya Türk Azınlık Mensubu (BTTAM) uluslararası öğrencilerin önemli bir yeri olduğu görülmektedir. Bu öğrenciler için yükseköğretimde yürütülecek rehberlik ve psikolojik danışmanlık uygulama ve araştırmalarında nitelikli ölçme araçlarının kullanılmasına özen gösterilmesi, araştırmalarda elde edilecek bulguların bilimsel gücü bakımından önem taşımaktadır. Bu araştırmada Akademik Güdülenme Ölçeğinin (AGÖ; Bozanoğlu, 2004) bazı geçerlik ve güvenirlik kanıtları BTTAM uluslararası yükseköğretim öğrencilerinde incelenmiştir. Çalışmada Türkiye’de yükseköğrenime devam eden 311 BTTAM öğrenciden veri toplanmıştır. Ölçeğin yapı geçerliliğini incelemek için uygulanan iki ayrı Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) sonucunda 3 boyutlu modelin tek boyutlu modele kıyasla daha iyi uyum gösterdiği tespit edilmiştir. Ölçeğin iyi düzeyde iç tutarlılığa sahip olduğu belirlenmiştir( α= .88, ω = .88 ve λ6 = .90). Sonuçlar AGÖ’nün BTTAM uluslararası öğrencilerle yürütülecek rehberlik hizmetlerinin etkililiğinin sınanabileceği veya akademik motivasyonun çeşitli değişkenlerle ilişkilerinin inceleneceği çeşitli araştırmalarda kullanılmak üzere bazı geçerlik ve güvenirlik kanıtlarına sahip olduğunu, ancak akademik motivasyonu ölçmeye yönelik ölçme araçları konusunda yeni çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu göstermiştir.
Unveiling the dynamics: Exploring the relationship between emerging stock market prices and macroeconomic indicators through ARDL analysis
(Econometric Research Association (ERA), 2024) Gümüş, Nihat; Baba, Murtala Mustapha; Yönetim Bilimleri Fakültesi, İşletme Bölümü
Using a panel ARDL model, this study examines the relationship between stock prices and prices in other marketplaces. Examining data for 19 emerging market nations from January 2004 to December 2022, the study investigates how gold prices, interest rates, exchange rates, and inflation affect stock prices. With the exception of gold, the data show a persistently negative association between the variables in the long run. Short-term impacts are negligible overall, with the exception of gold's drawbacks. The 2008 global financial crisis had a short- and long-term negative impact on emerging market stock markets. The COVID-19 epidemic first caused stock market returns to decline, but eventually these effects reverse. In order to promote long-term growth in stock markets, this study emphasizes the significance of prudent fiscal policies meant to lessen government domination in financial markets and solid monetary policies centered on price stability.
Investigating the mediating role of self-efficacy in the relationship between sustainable volunteering and personality traits
(West Ukrainian National University, 2024) Karakoca, Zeynep; Bulut, Sefa; Eğitim Bilimleri Fakültesi, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü
In the current era of globalization, we face dynamic and complex changes that significantly impact our daily lives, interactions, and psychology. This presentation focuses on the psychosocial resources that play a crucial role in the personal and social development of individuals and communities. Rapid technological and social transformations demand adaptability and the ability to effectively respond to new challenges. We will explore how factors such as emotional intelligence, social support, cultural identity, and resilience contribute to overall psychological well-being and personal growth. The discussion will emphasize the interaction between individual and collective psychosocial resources and their influence on community development, highlighting the importance of collaboration and solidarity in a globalized world. We will also examine how these resources can be strengthened through education, community initiatives, and political strategies that promote social cohesion and personal development. In conclusion, we will present practical recommendations for individuals and organizations aimed at enhancing psychosocial resources in the era of globalization, ensuring sustainable development and well-being in a dynamic global environment.
Accounting professionals' perceptions of accounting culture and fraudulent financial reporting in the age of sustainability: Case of Istanbul province
(Busssecon International, 2024) Kayısı, Muhammet; Aksoy, Tamer; Yönetim Bilimleri Fakültesi, İşletme Bölümü
This study mainly aimed to examine the perceptions of Accounting Professionals-APs (Certified Accountant, Certified Public Accountant, Sworn-in Certified Public Accountant) working in Istanbul on accounting culture and fraudulent financial reporting. It also aimed to investigate whether there is a significant relationship between APs’ perceptions of accounting culture and fraudulent financial reporting, and whether these perceptions differ according to demographic characteristics. Methodologically, a descriptive online survey method covering a questionnaire was applied to collect data. The sample consisted of 314 APs operating in Istanbul. Data were analyzed with SPSS-22. The study revealed that there is a significant relationship between the perceptions of APs on accounting culture and fraudulent financial reporting. It also indicated that these perceptions differ according to demographic characteristics. In the light of subvalues of accounting culture, the perceptions of “The Flexibility of Accounting Culture versus Uniformity” and Professionalism versus Status quo” vary according to the gender. In this respect, it was determined that female professionals exhibited more professionalization and uniformity tendencies than men, while male professionals exhibited more flexibility and status quo tendencies compared to women. Furthermore, it was understood that other demographic characteristics (age, years of service, education level, title, number of clients) are not effective variables on the accounting culture perception. On the other hand, it was found that the perceptions of APs on fraudulent financial reporting differ according to demographic characteristics (such as gender, age, years of service and title), however, it does not differ according to the number of customers and education level. In other words, those characteristics do not have any effect on the perception of fraudulent financial reporting
Similar narration of the Other: Lârî’s narration of the Battle of Çaldıran under Ottoman’s influence (1514)
(Yunus Kaplan, 2024) Saeedi, Nilab
The Battle of Çaldıran in 1514, which took place between the Ottoman Empire under Sulṭān Selīm (d. 926/1520) and the Safavid Empire under Shāh Ismāʿīl (d. 930/1524), is a key historical moment. Its interpretation, however, differs markedly between Ottoman and Safavid historical accounts. Ottoman narratives herald it as a resounding triumph, while Safavid accounts portray it as Sulṭān Selīm’s failed attempt to completely subjugate their empire. This study examines the instrumental role of Lārī, a Safavid expatriate living in the Ottoman Empire, in the production of his historical treatise ‘Mir’atü’l-advār ve Mirkātü’lAhbār’. It argues that Lārī, animated by loyalty to the Ottoman perspective and antipathy towards the Safavids, deliberately endorsed the Ottoman version, despite his intimate acquaintance with Safavid sources. His chronicles portray the Safavids as deviating from Islamic principles, thereby sanctioning Sulṭān Selīm’s military incursion. This study emphasizes that the sixteenth-century rivalry between the Ottomans and the Safavids gave rise to different paradigms of behavior, shaped by different ambitions such as the pursuit of material gain, social status and prestige. In this context, Lārī serves as a prominent case in point.
[Book Review]: "Islam and biomedical research ethics"
(Yavuz Ünal, 2024) Mete, Büşra Nur
Sağlık alanındaki gelişmelerle birlikte, insanlar bilimsel araştırmalarda hasta, araştırmacı veya denek olarak farklı rollerde yer almaktadır. Eşref-i mahlûkât olan insana yönelik, her türlü müdahalede ise dinî ve biyoetik birçok sorun gündeme gelmektedir. Bu sorunların tespiti ve çözümü için bunları, Müslüman bilim insanları ve doktorların tecrübelerine dayalı vaka bazlı incelemelerle ele alan ve İslâmi biyomedikal araştırma etiği prensiplerinin belirlenmesine destek olan çalışmalara ihtiyaç vardır. Bu çalışmada ise Dr. Mehrunisha Suleman’ın, bu ihtiyacı karşılamak amacıyla kaleme aldığı ve hem yöntem hem de üslup açısından, bu ihtiyaca binaen yapılacak diğer çalışmalara rehber niteliğinde olan, İslam ve Biyomedikal Araştırma Etiği (Islam and Biomedical Research Ethics) adlı eseri incelenecektir.
Firm formation and unemployment in Türkiye
(2023) Moiz, Muhammad; Genç İleri, Şerife
Firma oluşumu ile işsizlik arasındaki ilişkiyi inceleyen çalışmaların çoğu gelişmiş ekonomilere yönelik olup, az gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilere ilişkin literatür sınırlıdır. Bu makale, bu ilişkiyi Türkiye bağlamında bölgesel düzeyde incelemeyi amaçlamaktadır. Türkiye üzerine yapılan çalışmaların çoğu zaman serisi yaklaşımı kullanılarak ülke düzeyinde yürütülürken, bu çalışma işsizlik ile firma oluşumu arasındaki ilişkiyi NUTS-II ve NUTS-III düzeyinde panel veri yaklaşımı kullanarak analiz etmektedir. Bu çalışma, Türkiye'nin NUTS-II ve NUTS-III bölgelerinde işsizliğin ve diğer bazı kontrol değişkenlerinin şirket oluşumu üzerindeki etkilerini analiz ederek 2008 mali kriz sonrası döneme odaklanmaktadır. Sabit etkiler regresyon analizini kullanan bu çalışma, işsizliğin firma oluşumunu ve bunun tersini nasıl etkilediğini göstermeye çalışmaktadır. Analizimizin sonuçları, işsizliğin yeni firma oluşumu üzerinde anlamlı bir pozitif etkisinin olduğunu göstermektedir. Ayrıca nüfus yoğunluğu, patentler, lise eğitimi ve yüksek öğrenimin yeni firma oluşumu üzerinde önemli olumlu etkisi vardır. Ancak firma oluşumunun işsizliği etkileyebileceği ters ilişki için anlamlı bir sonuç bulamadık. Çalışma, bölgesel etkileri bularak ve yeni firma oluşumunun bu işgücü piyasası dinamiklerini nasıl etkilediğini incelemek için açık pozisyonlar ve istihdam eşleştirme gibi farklı veri setlerini inceleyerek mevcut literatüre katkıda bulunmaktadır.
Sustainable fashion consumption: The narrative documented from fast fashion brands and factors influencing consumers’ purchase intentions in Türkiye
(2024) Shehneh, Mohannad; Kachkar, Omar; Salman, Gülberk Gültekin; Yönetim Bilimleri Fakültesi, İşletme Bölümü
This study aims at exploring Turkish consumers’ behaviors toward purchasing green fashion. Amixed-methods approach was used in this study. Six experts from the main brands in the fashion industry inTürkiye were interviewed. A total of 268 questionnaires were collected from Turkish consumers, and theirresponses were analyzed. The theory of planned behavior (TPB) informed the theoretical framework of thisstudy. The main components of the TPB were extended to include perceived consumer effectiveness. Athematic analysis was conducted to analyze and code the interviews. To test the hypotheses, structuralequation modeling (SEM) was conducted. The findings show that the key factors of the TPB, i.e., attitudes(ATTs), subjective norms (SNs), and perceived behavioral control (PBC), as well as perceived consumereffectiveness, significantly impact the intentions of Turkish consumers to purchase sustainable fashion.However, the results highlight some inconsistencies, gaps, and barriers that discourage the purchase intentionsof consumers, including a lack of information, misinformation, greenwashing, green skepticism, a lack of trust,and the high cost of sustainable fashion.
A Scoping review of artificial intelligence applications in airports
(Sigma Xplore, 2024) Amiri, Misagh Haji; Kuşakcı, Ali Osman; Yönetim Bilimleri Fakültesi, İşletme Bölümü
This paper aims to synthesize the literature on the application of artificial intelligence for airports. The selected methodology was based on the PRISMA Extension for Scoping Reviews (PRISMA-ScR), a recognized framework for systematic reviews. Authors searched the Scopus and Web of Science databases for articles that met the following criteria: (1) publication in peer-reviewed journals, (2) English language, and (3) relevance to airport operations, demonstrated by either (a) the use of airport datasets for showcasing AI applications or (b) the use of airports as case studies. Articles were assessed by two reviewers, and data were extracted on the articles’ keywords, publication year, and origin country. After screening and checking for eligibility, 121 unique articles were examined. Upon assessment, the included articles were categorized into seven main themes. Each category and its specific subtopics were individually discussed within this paper. Results indicate that the most extensively studied category belongs to airport administration and management. Security and air traffic control (ATC) were the second and third most studied categories, respectively. Notably, a significant portion of the articles focused on optimization techniques, scheduling strategies, and developing decision support systems (DSS) tailored to various airport departments. This paper not only highlights current research trends in the field of AI for airports but also identifies gaps in the existing literature. The paper proposes future research directions to enhance the effective implementation of AI technologies within airport environments.
Financial sustainability and microfinance institutions from an emerging market
(Virtus Interpress, 2018) Burki, Ajab Khan; Sadiq, Aamir; Burki, Hanif Ullah
The purpose of this paper is to estimate the determinants affecting Financial Sustainability (FS) of Micro Finance Institutions (MFIs) working in Pakistan. The determinants are based on financing charges, size of loans, the age of the firm, size of Microfinance Institute, and proportion of female borrowers. These variables discern the important contribution to the effective financial sustainability of Microfinance institutions working in Pakistan. Data were collected from 25 Microfinance Institutions of their annual reports from 2008-2015. The multiple regression technique was used to measure financial sustainability with the given determinants. The results of this study show that financing charges, outreach and the proportion of female borrowers significantly explain the financial sustainability of MFIs. These are crucial determinants for alleviating poverty in Pakistan and attaining sound financial sustainability and survivorship of MFIs. This is one of the contributing studies in justifying various determinants affecting the financial sustainability in MFIs of Pakistan. This article is helpful for policymaker and management of MFIs to revitalize their focus to address the weaker parts of their capabilities and resources.
Sustainability to financial realities: A comparative study of renewable energy's impact on financial performance
(Institute of Electrical and Electronics Engineers, 2024) Chlyeh, Dounia; Bayraktar, Erkan; Yılmaz, Mustafa Kemal; Tatoğlu, Ekrem; Zaim, Selim; Yönetim Bilimleri Fakültesi, İşletme Bölümü
This study examines the impact of renewable energy (RE) performance on companies' financial performance, primarily focusing on RE-related sustainable development goals (SDGs) and environmental factors. We analyze a sample of 2,737 companies across 47 countries from 2009 to 2018 using panel data analysis. Our results suggest that the effect of RE performance can be understood through three phases: policies adopted, targets established, and actions implemented. Interestingly, RE policies negatively impact profitability due to the substantial costs incurred by companies. Moreover, RE-related SDGs are found to affect companies' financial performance adversely. However, environmental factors demonstrate a positive and significant impact on corporate financial performance, which is observed consistently across developed and emerging countries. Furthermore, RE performance targets and actions have a significant positive impact, specifically in developed countries. This highlights the complex relationship between RE initiatives and financial outcomes, highlighting differential effects across various stages of implementation and geographic contexts.
The collection of multidisciplinary waqf studies – I: Debates in waqf management and finance
(İBER STK Press, 2024) Uysal, Afra; Solmaz Bilici, Meryem; Kaan, Muhammet Talha; Yumuşak, İbrahim Güran; Yılmaz, Osman; Uysal, Afra; Solmaz Bilici, Meryem; Kaan, Muhammet Talha; Hukuk Fakültesi, Hukuk Bölümü
Foundations (waqf /pl. awqaf) have been used for many purposes and services in almost all societies throughout history. Today, waqf is still an important social institution. However, evolving conditions have created different issues regarding foundations and require reevaluation and examination of awqaf from a contemporary perspective. This is only possible by classifying the issues related to the waqf and analyzing them under specific headings. In this context, this volume, the first one of the Collection of Multidisciplinary Waqf Studies, is dedicated to the debates on waqf management and finance…
Arabuluculuğun geleceği II sempozyumu: Bildiri özeti kitabı 24-25 Mayıs 2024
(İbn Haldun Üniversitesi Yayınları, 2024) Yeşilırmak, Ali; Bozkurt Gümrükçüoğlu, Yeliz; Yakacak, Gülnihal Ahter; Kafalı, Ömer Faruk; Güldağı, Abdülmecit; Kol, Hüseyin Yağızhan; Yeşilırmak, Ali; Bozkurt Gümrükçüoğlu, Yeliz; Yakacak, Gülnihal Ahter; Kafalı, Ömer Faruk; Güldağı, Abdülmecit; Kol, Hüseyin Yağızhan; Hukuk Fakültesi, Hukuk Bölümü
Arabuluculuk hukukuna ilişkin güncel gelişmelerin değerlendirilmesi amacıyla Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Arabuluculuk Başkanlığı, İbn Haldun Üniversitesi Uyuşmazlık Çözümü Uygulama ve Araştırma Merkezi ve İbn Haldun Üniversitesi Hukuk Fakültesi iş birliğiyle düzenlenen “Arabuluculuğun Geleceği II Sempozyumu”, İbn Haldun Üniversitesi ev sahipliğinde 24-25 Mayıs 2024 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Bu sempozyum 14 Kasım 2020 tarihinde gerçekleştirilen "Arabuluculuğun Geleceği Sempozyumu”nun ikincisidir. Arabuluculuk alanındaki tüm güncel gelişmelerin değerlendirildiği on iki oturumda gerçekleştirilen bu sempozyumda, bir yandan mevcut hukuki düzenlemelere, diğer yandan olması gereken hukuk açısından görüş ve önerilere yer verilen toplam 29 tebliğ sunulmuştur. Elinizdeki kitapla, sempozyumda sunulan tebliğlerin özet metinlerine yer verilmektedir.
Hz. Peygamber’e yönelik eleştirilerin tarihsel evrimi ve modern çağa yansımaları
(İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, 2024) Korhan, Sıbğetullah; Süruri, Ahmet; Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
Modern çağda Hristiyan apolojetikler ve nübüvvet inkarcıları, İslâm peygamberini eleştirilerinin merkezine yerleştirmişlerdir. Batı dünyası Buda, Zerdüşt ve Konfüçyüs gibi semâvî kabul edilmeyen din kurucularına bile saygılı yaklaşırken Hz. Peygamber’e düşmanlığı esas alan bir yaklaşımı tercih etmiş ve bunun üzerine bir kimlik inşası yoluna gitmişlerdir. Bunun nedeni İslâm’ın tehdit olarak algılanmasıdır. Hristiyan polemistler kendi dindaşlarının İslâm’a yönelmesinin önüne geçmek için Hz. Peygamber’in nübüvvetini tenkit eden bazı argümanlar geliştirmişlerdir. Eleştirilerin kökenleri araştırıldığında birçoğunun 8. yüzyılda Şam Emevî hilafetinde yaşamış kilise babası ve bürokrat Yuhanna ed-Dımaşkî’nin (öl. 749 [?]) kaleme aldığı The Fount of Knowledge adlı eserinin ikinci Bölümünü teşkil eden "On Heresis" başlıklı bir risaleye dayandığı görülmektedir. Genellikle karalama ve nefret söylemi içeren bu eleştiriler zaman içinde tekrar edilerek Hz. Peygamber’e yönelik olumsuz bir algının ortaya çıkmasına sebebiyet vermiş ve İslamofobiyi beslemiştir. Bu çalışmada eleştirilerin tarihsel arka planı ile birlikte bazı yaygın eleştiriler ele alınacak ve kısa bir değerlendirmeye tabi tutulacaktır.
A depiction of Rohingya refugees in India’s online news platforms following the shift in the Indian government’s stance in 2017
(Multidisciplinary Digital Publishing Institute, 2024) Aldamen, Yasmin; Jaleel, Dilana Thasleem Abdul
The media plays a crucial role in framing and representing humanitarian crises, significantly influencing public opinion. The representation of these crises in the media directly impacts the dissemination of information to the global public. One prominent international crisis is the plight of the Rohingya Muslims in Myanmar, which dates back to the 1970s. News about the Rohingya refugees has been a major humanitarian topic on the global stage. The findings of this study reveal that Rohingya refugees are predominantly represented negatively in popular media platforms in India. Negative framing, including dehumanization and misrepresentation, is often employed in political discourse and developments. The portrayal of Rohingya refugees in Indian media frequently resorts to one-dimensional and stereotypical depictions. The frequent occurrence of dehumanization and misrepresentation, identifiable through the use of language and selective reporting practices, indicates a strong alignment of most Indian mainstream media with the government’s position. However, it is noteworthy that some platforms maintain a critical perspective. The portrayal of Rohingya refugees in India’s mainstream news outlet’s online platforms, such as Hindustan Times Online, NDTV Online, The Times of India Online, and India Today Online, reveals a complex landscape with varying narratives and governmental alignments.
The politics of emotions, bio-political border practices and the question of (in)security on the Turkish political territorial borders
(Routledge, 2024) Aras, Ramazan; Kalmoy, Abdirashid Diriye; İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Sosyoloji Bölümü
This paper conceptually and analytically delineates the operationand employment of discourses and the political emotions of fearand anxiety in the making, conception, and cartographicimagination of the contours of modern Turkey’s politicalterritorial boundaries. This study posits that the emergence andformation of the Turkish political territorial borders after thetraumatic and violent experience of the cataclysmic shrinking,collapse and disintegration of the Ottoman Empire continue toinfluence discourses, emotions, practices and policies of bordersecurity and policing. Borders and borderlands are not only siteswhere the state performs, exercises and displays its sovereign willand power in protecting national security, dignity, pride andhonor, but also sources and harbingers of fears, anxieties andontological (in)securities. In the context of the highly publicizedimmigration influx of Syrians, Iraqis, Afghanis and others intoTurkey, this paper argues that discourses and emotions of fear,anxiety and hate regained new currency and have becomeconsequential in the state’s eliciting of consent from the massesin instituting border walls, fences and harsh border policingpractices and policies on the borderlands and in cities across thecountry.
Trait emotional intelligence and individual innovativeness: A study on technoparks
(Inderscience Publishers, 2024) Kıvrak, Fatma Halide; Yönetim Bilimleri Fakültesi, İşletme Bölümü
Emotional intelligence is increasingly acknowledged as a driving force behind innovation. Employees with elevated emotional intelligence exhibit enhanced adaptability in industries focused on innovation, where heightened creativity and proficient collaborative problem-solving skills distinguish them from their counterparts lacking emotional intelligence. This study investigates the impact of employees’ trait emotional intelligence on individual innovativeness within the context of technoparks. The research also explores potential disparities in trait emotional intelligence and innovativeness, considering variables such as gender, marital status, education level, age, and managerial position. Using structural equation modelling, linear regression analysis, t-test and ANOVA, we analysed data collected from 164 employees in Istanbul’s technoparks. The findings highlight that general trait emotional intelligence, particularly its well-being and sociability dimensions, positively related with individual innovation. Additionally, significant differences in trait emotional intelligence were observed across all demographic factors, except marital status. Notably, gender and managerial position emerged as key differentiators for individual innovativeness, revealing higher levels of both emotional intelligence and innovativeness among those with managerial duties.

Güncel Gönderiler