Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 74
  • Yayın
    Moving bodies: Embodied minds and the world that we made
    (Cambridge University Press, 2023) Ringmar, Erik; Ringmar, Erik Ivar
    Increasingly, we have come to live in our heads, leaving our bodies behind. The consequences have been as far-reaching as they have been devastating. This book employs several case studies – kings performing in ballets, sea captains dancing with natives, nationalists engaged in gymnastics exer cises – to explain what has been lost. These curious movements, we will discover, were ways to be, to think, to know, to imagine, and to will. They highlight the limits of historical explanations focusing on cultural factors and question currently fashionable “cultural” and “post-modern” perspec tives. Returning to our bodies and their movements enables us not only to explain historical actions in a new way, but also to understand ourselves better.
  • Yayın
    The right to practice your religion: European legislation and the origin of religious beliefs
    (Brill, 2024) Ringmar, Erik; Ringmar, Erik Ivar
    European human rights legislation makes a distinction between “beliefs” and “manifestations” of beliefs. Beliefs are regarded as inviolable whereas manifestations, such as various religious practices, can be restricted by law. This article criticizes this distinction and argues that practices are necessary for religious beliefs. We participate in a religious practice, not since we believe, but we believe since we participate in a religious practice. European human rights legislation must be rewritten with this consideration in mind.
  • Yayın
    [Book Review]: "First Nationalism then Identity: On Bosnian Muslims and Their Bosniak Identity"
    (SETA Foundation for Political, Economic, and Social Research, 2023) Lika, Idlir; Lika, Idlir
    In First Nationalism then Identity: On Bosnian Muslims and Their Bosniak Identity, Mirsad Kriještorac undertakes an ambitious exploratory study to test the relationship between two key social science concepts, nationalism, and identity, focusing specifically on how a population’s exposure to elite-driven nationalist projects affects the likelihood of a strong ascription of the elite-desired national identity. Kriještorac is primarily concerned with determining the direction of interaction between nationalism and identity (p. 146) and for that he examines in depth the case of Bosnian Muslims…
  • Yayın
    Re-negotiating alevi identity: Values, emotions and contending visions on the future
    (SETA Publications, 2023) Köse, Talha; Yartaşı, Mindy
    This book is a product of three major research endeavors. The main source of the rich body of personal life stories and broader collective narratives is my doctoral field research. During my doctoral research, I had a chance to do extensive field observations and field visits to various cities in Türkiye. The repertoire of personal narratives of Alevi citizens was collected in Istanbul, Ankara, and Malatya during my field research (2006-2008). The verbatim transcript of personal and collective stories I collected during my doctoral field research constituted more than 2,000 pages. Those narratives and my field notes were critical for understanding the various dynamics of Alevi identity and politics.
  • Yayın
    Is a new opening possible in Turkiye-EU relations?
    (SETA Foundation, 2023) Köse, Talha
    Turkiye's positive relations with the European Union (EU) in the early 2000s and its enthusiasm for the membership process started to weaken after 2006-2008. The downward spiral in Turkish-EU relations intensified after the failed July 15 coup attempt in Turkiye. Despite the joint strategic interests in many regional issues, including the Black Sea, the MENA Region, the Balkans, security in the Eastern Mediterranean, hydrocarbon projects, the fight against irregular migration, creating the middle corridor with Asia, European energy security, and counter-terror measures, parties can hardly find opportunities to cooperate, frankly. The way those issues of joint interest are managed shall play a crucial role in the future of Turkish-EU relations. The positive atmosphere that emerged after the May 2023 elections could potentially generate more constructive momentum in Turkiye's relations with the European Union and the U.S. There are, however, some hurdles that should be overcome by building mutual confidence by working on shared agendas.
  • Yayın
    The “supremacy clause” of article 103 of the UN charter and European ordre public
    (İbn Haldun Üniversitesi, 2023) Mustafayeva, Najiba
    This article examines the “supremacy clause” of Article 103 of the United Nations (UN) Charter that forces the obligations under the Charter above other treaty duties, and consequently backing the UN`s target to universality and preponderance among other international legal regimes. However, the author argues that regional international organizations have the equal right to claim the autonomy of their ordre public. Through the scrutiny of the relevant cases of the European Court of Human Rights (ECtHR), it is affirmed in this paper that the European public order implicitly recognizes the “supremacy clause” of the article 103 that virtually proclaims hierarchy of the UN among international organizations. At the same time, it is asserted that the article 103 does not intentionally allows the UN to set aside other treaty obligations of its member states and in particular, in the area of human rights. In this regard, the “harmonious interpretation” which was chosen by the ECtHR in the analyzed cases is evaluated as a wise compromise that aims to retain the autonomous nature of different legal regimes from one side, as well as to guard a unique historical mission of the UN that is primarily responsible for maintenance of international peace and security, from another.
  • Yayın
    [Book Review]: "How ISIS fights military tactics in Iraq, Syria, Libya, and Egypt"
    (SETA Foundation, 2023) Uyan, Cenkay
    Jihadism, terrorism, radicalization, and extremism have been on the agenda of the world, especially after the 9/11 attacks. Following that event, al-Qaeda gained popularity among other radical groups, and more al-Qaeda-affiliated groups started becoming effective in various regions. One of the groups that outshined was al-Qaeda in Iraq (later on becoming ISIS), which succeeded in controlling areas of Iraqi and Syrian territory by mid-2015.
  • Yayın
    UlusIararası güvenlik perspektifinden Türkiye'de yönetim sisteminin gelişimi
    (Türkiye Araştırmaları Vakfı Yayınları, 2023) Aslan, Ali; Aslan, Ali; Kurt, Veysel
    “Devletler neden siyasi reform yapar” sorusuna sunulan açıklamalardan en fazla ön plana çıkanı (liberal) demokratikleşmedir. Özgürleşme odaklı siyasi-etik bir yaklaşım sunan demokratikleşme perspektifi, siyasi düzenin dinamik yapısı ve sınırlarının değişkenliğini göz önünde tutar. Buradaki kilit nokta, siyasi düzenin sembolik sınırlar çizerek toplumun bazı kesimlerini dışarıda tuttuğu, yani dışladığı gerçeğidir. Siyasi ve kültürel tanınmama ve böylece haklardan mahrum bırakılma reel siyasetin olağan işleyişi olarak kabul edilir. Ancak bu reel durum ideal olana uymadığı için siyasi-etik açıdan ağır bir şekilde eleştirilir. Devletin dışarıya karşı kendi egemenlik alanını belirleyen sınırlar çizmesi de içeride sembolik olarak çizdiği sınırlarla toplumsal düzeni bir temele oturtmaya çalışması da demokratik eleştirinin konusudur.1 Ancak dışlama varsa içselleştirmenin varlığı da söz konusudur. İçerideki bu sınırlar tarihseldir, yani değişime tabidir. Dışlanan toplumsal kesimler belli tarihi kırılma anlarında haklarının teslim edilmesiyle içselleştirilir. Demokratikleşme kuramına göre içselleştirme siyasi düzen üzerinde toplumdan gelen baskıların artması sonucu gerçekleşir. Bu liberal demokratik perspektife göre, içselleştirme süreci tüm herkesin kuşatıldığı, kimsenin dışlanmadığı, yani içerdeki sembolik sınırların tamamen ortadan kalkacağı noktaya kadar devam edecektir…
  • Yayın
    Popülizm
    (İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 2022) Aslan, Ali; Aslan, Ali; Ağcan, Muhammed A.
    Siyasetin 19. yüzyıldan itibaren demokratikleşmesiyle birlikte dünyanın farklı yerlerinde popülist hareketler gözlemlenmeye başlandı. İlk popülist hareketlerin hedefinde monarşik yönetimler ve korporatif devlet yapıları oldu. 1860’larda Rusya’da ortaya çıkan “halka doğru” hareketi ya da meşhur adıyla narodnikier halkın çar rejiminden ve toprak ağalarının yerini alan tahakkümcii burjuva sınıfının elinden kurtarılarak yerli bir sosyalist düzen kurulmasını amaçladı. 1892’de kurulan Amerikan Millet Partisi ise ülke kırsalında tren yollarının yapılması ve bankaların açılmasına tepki olarak bir kitle hareketi olarak doğdu ve ülkeye hâkim olan iki-partili siyasi yapıya kafa tuttu (Hofstadter, 1955; Lester, 2006). 20. yüzyılın ilk yarısında popülizm ağırlıklı olarak hızlı ekonomik ve kültürel modernleşmeye verilen bir tepki olarak karşımıza çıktı. Bunun en güzel örneği, 1930-1950 yılları arasında gözlemlenen ve “klasik popülizm” olarak kavramsallaştırılan Latin Amerikan popülist tecrübeydi. Arjantin’de Juan Domingo Peron ve Brezilya’da Getulio Vargas gibi karizmatik ve güçlü liderler, demokratik eşitlik ve ekonomik fırsatlar sunarak bu dönemin siyasetine damga vurdular (De La Torre, 2019). 1950’lerden sonra ise popülizm artık yerleşiklik kazanan millet egemenliğinin elite karşı korunmasını ve her türlü siyasi eşitlik taleplerini merkeze alan bir siyaset üretti. Popülizm, milli iradeyi tüm iradelerin üstünde görmekte, kurumsal yapıların milli iradeden bağımsız ve üstünde...
  • Yayın
    Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci: Kuraklık ve savaşa karşı gerekli tedbirler alındı
    (SET Vakfı İktisadi İşletmesi, 2022) Duran, Burhanettin; Duran, Burhanettin; Sezer, Ahmet; Takış, Ebrar; Atalay, Ayşenur
    Dünya gündemi sık sık savaş ve hastalıklarla sarsılsa da gıda ve güvenliği, dünyanın her zaman ana gündemi. Türkiye'de de önce salgın ardından savaşla değişen dengeler sonrası market fiyatları her zamankinden daha çok dikkat çekiyor. Pandemi sonrası yorgun dünyanın, Rusya-Ukrayna Savaşı gölgesindeki yeni gıda mücadelesinin Türkiye penceresinden nasıl göründüğünü; yapılanların, yapılacakların ve yapılması gerekenlerin neler olduğunu yeni Tarım ve Orman Bakanımız Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişci ile konuştuk. Rusya-Ukrayna Savaşı'nın dünya gıda tüketimine yansımaları sıklıkla konuşuluyor. Bu çerçevede Türkiye'de arz açığı ya da stratejik ürünlerin üretiminde bir problem var mı? Mesela önümüzdeki sene ayçiçeği yağında yine Rusya ve Ukrayna'ya mı bağlı kalacağız, yoksa tedbirler alındı mı? Aslında aynı soruyu buğday ithalatı için de sormak isterim. Malumunuz olduğu üzere Şubat sonu itibariyle Rusya'nın Ukrayna'ya müdahalesi ile başlayan kriz Karadeniz taşımacılığını bir süre sekteye uğratmış, tarımsal ürün ticaretinde aksamalar meydana gelmiştir. Ancak halihazırda Rusya, Karadeniz limanlarından ihracata devam etmektedir…
  • Yayın
    Türkiye'nin NATO'daki duruşu
    (SET Vakfı İktisadi İşletmesi, 2022) Duran, Burhanettin; Duran, Burhanettin; Sezer, Ahmet; Takış, Ebrar; Atalay, Ayşenur
    Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçtiğimiz ay dış ve güvenlik politikası açısından yaptığı üç çıkış, başta NATO üyesi başkentler olmak üzere neredeyse tüm dünyanın dikkatini çekti. Önce İsveç ve Finlandiya'nın terörizmle mücadeledeki şartları yerine getirmedikleri için üyeliklerine sıcak bakmadıklarını açıkladı ve ikilinin NATO'ya katılım müzakerelerine başlaması için yaptıkları başvuruları veto etti. ABD Kongresindeki Türkiye karşıtı cümleleri sebebiyle "Artık benim için Miçotakis diye birisi yok" cümlesini kurdu. Daha sonra da "Güney sınırlarımız boyunca 30 kilometre derinliğinde güvenli bölgeler oluşturmak için başlattığımız çalışmaların eksik kalan kısımlarıyla ilgili yeni adımları da yakında atmaya başlıyoruz." açıklamasını yaptı. Her üç hamleyle Ankara'nın son üç çıkışının ne olduğu ve ne olmadığı iyi anlaşılmalı…
  • Yayın
    Palimpsests of civicness: Spontaneity and the Egyptian Uprising/Cairo 2011
    (Routledge, 2022) Ezzat, Heba Raouf; Ezzat, Heba
    More than a decade after the 25th of January 2011 uprising in Egypt most of the research that examined the multifaceted dimension of the uprising focused on the political dynamics of change, addressing issues of contentious politics, constitutional change, local governance, political participation and representation, civil–military relations and counter-revolution. This paper examines the forgotten role of the people who formed the multitude that led to the occupation of Tahrir Square on the 28th of January 2011, and the role of citizens who formed popular committees in their neighbourhood till the 11th of February when Mubarak was ousted. The analysis highlights the significance of spontaneity in the rise of civicness during the 15 days of occupation when the absence of effective sovereignty in spite of the presence of tanks on the streets led to the emergence of forms of collective action that can highlight the complexity of the uprising dynamics. Notions of conviviality and political friendship are introduced to draw a more complex picture of these days, building on previous ethnographic research and political analysis.
  • Yayın
    Siyasal düzen: Adalet ve asabiyetin siyasetteki rolü
    (Küre Yayınları, 2022) Kayapınar, Mehmet Akif; Kayapınar, Mehmet Akif
    Siyasal düzene ilişkin bu kitapta savunulan argümanların mühim bir kısmı ilk defa Mart 2O17’de Bilim ve Sanat Vakfı’nda, İsmail Yaylacı’nın koordine ettiği “Adalet Konuşmaları” serisi içerisinde, “Adalet vs. Asabiyet” baslığıyla seçkin bir dinleyiciler topluluğu önünde sunuldu. Daha sonra adalet ile siyasal düzen arasındaki ilişkiyi konu edinen bölüm geliştirildi ve müstakil bir makale olarak yayınlandı (“Adalet, Siyaset ve iyi Yönetim: Liberalizmin Söylemsel Tahakkümüne Bir itiraz”, Kutadgubilig 40 (Eylül 2019): 93-132). Bazı küçük değişikliklerle bu makale kitabın birinci bölümünü oluşturmaktadır. Kitabın ikinci bölümünü ise, yine temelleri mezkur sunuşta atılmış bazı fikirlerin geliştirilmesiyle ortaya çıkan bir çerçeve oluşturmaktadır. Dolayısıyla, gerek sunumum esnasındaki görüş ve tenkitleriyle katkıda bulunan gerek daha önce ve sonra özel sohbetlerimizde yorumlarından istifade ettiğim Bilim ve Sanat Vakfı’ndaki kıymetli dost ve hocalarıma şükranlarımı sunarım. Onların eleştiri ve yorumları olmasaydı kitap bugünkü seklini alamazdı. Ayrıca bu kitabı yayına hazırlama yönünde beni yüreklendiren ve her adımda destekleyen Faruk Deniz’e, kitabın ikinci bölümünü okuma nezaketinde bulunan Alim Arlı’ya ve Özgür Kavak’a ve kitabın yayını esnasında her açıdan titiz bir çalışma yürüten Semih Atis’e teşekkür ederim. Elbette ki kitapta karşılaşılması muhtemel kusurlar tamamıyla bendenize aittir.
  • Yayın
    Siyaset Nedir? Türkiye’de Siyaset Çalışmalarının İmkânı Üzerine Kuramsal Bir Çözümleme
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Kayapınar, Mehmet Akif; Kayapınar, Mehmet Akif
    Bir bilim disiplininin konusunun nasıl tanımlandığı o disiplindeki çalışılan meselelerin kapsamını ve hatta yöntemini belirler. Siyaset biliminin konusu “siyasal olan”a ilişkin literatürdeki hâkim tanımlar maalesef toplumsal ve siyasal gerçekliğin bütününü kuşatmaktan uzak, parçacı tanımlardır. Türkiye gibi Batı-dışı toplumlarda ise mevcut tanım ve anlayışlar ciddi yanlış anlamalara neden olmakta, siyasal çalışmaların kümülatif olarak ilerlemesini engellemektedir. Bu makalede ana-akım tanımların siyasal düzeni verili kabul etmekle, insanlar arasındaki ilişkiyi özünde çatışma ve rekabete indirgemekle ve siyasetin süreç boyutunu ihmal etmekle malul olduğu gösterilmektedir. Bu sorunların arka planında ise büyük ölçüde disipline hâkim olan Amerikan toplumsal/siyasal gerçekliği ile on yedinci yüzyıldan itibaren Avrupa’da şekillenmiş modern toplum bilimleri paradigmasının olduğu savunulmaktadır. Son olarak makalede mevcut tanımlara alternatif, toplumsal/siyasal gerçekliğe ve Türkiye’nin ihtiyaçlarına daha uygun, mevcut tanımlardan daha kuşatıcı ve süreç temelli bir tanım denemesi yapılmaktadır.
  • Yayın
    Turkiye and the future of normalization in the Middle East
    (SETA, 2022) Duran, Burhanettin; Duran, Burhanettin
    Following the Arab Spring, all the nations in the Middle East started to pursue a phase of regional softness after a protracted era of strife and rivalry. in many areas of the Middle East, the normalization agenda is being implemented in a coordinated manner based on specific concerns. For a number of reasons, Turkiye has emerged as both a participant in the brand-new normalization process in the Middle East and as a nation making an effort to regulate it. This research article attempts to elaborate on the dynamics of the normalization process ushered in by the Arab Spring and Turkiyes role in spearheading this process with projected outcomes aimed at long term stability in the region. Overall, the pursuit of normalization is encouraging but not without flaws due to the persistence of ideological differences and conflicts of interest among regional actors and between major international powers.
  • Yayın
    Aristotle’s political theory: Metaphysics and physics meet ethics and politics
    (Bilim ve Sanat Vakfı, 2022) Kayapınar, Mehmet Akif; Kayapınar, Mehmet Akif
    Aristotle’s political theory is the major other of modern political imagination. Unlike the mechanicism of modern political consciousness, Aristotle’s apporach exemplifies the typical organicist understanding of the pre-modern era. In this respect, it is of great importance to separate Aristotle’s political theory into its logical and conceptual components both in order to better understand the modern political conception and to see its traditional alternative. Aristotle is a system philosopher, that is, he has not only developed a philosophy that encompasses almost every area of human life, but at the same time, all parts of his philosophical system are built to complement each other. As a matter of fact, it is interesting to see that some concepts cut Aristotle’s philosophy horizontally and diffuse into almost all of its subfields. The most significant of these concepts is “nature” or “physis.” From Aristotle’s metaphysics and physics to ethics and politics, nature has given Aristotle’s thought both an uninterrupted continuity and a strong logical consistency. The most fundamental and defining aspect of Aristotle’s political theory is reflected in his famous assertion that “man is by nature a political animal.” Although contemporary readings on Aristotle’s politics generally emphasize “sociality and politicalness” in this expression, in my opinion, the more important element here and the hallmark of his political theory is “naturalness.” Thus, in this article, building on the concept of nature we will try to uncover the relationship between Aristotle’s metaphysics, physics, politics and ethics.
  • Yayın
    PKK terörü ile mücadelede yaşanan can kayıpları
    (SETA, 2019) Alptekin, Hüseyin; Sezgin, Tuğba; Akkuş, Muhammet
    Bu bölüm 1 Haziran 2004-31 Aralık 2018 döneminde PKK’nın Türkiye’de gerçekleştirdiği terör saldırıları ve Türkiye güvenlik güçlerinin yurt içi ve dışında bu terör örgütüne yönelik gerçekleştirdiği terörle mücadele operasyonları sonucu yaşanan can kayıplarını analiz etmektedir. 1978’de kuruluşunu ilan eden PKK terör örgütü kırk bir yıldır Türkiye’de terör eylemlerinde bulunmaktadır. İlk yıllarında diğer ayrılıkçı ve devrimci sol örgütleriyle Güneydoğu Anadolu’daki kimi aşiretlere saldıran terör örgütü 15 Ağustos 1984’te Siirt ve Hakkari’de gerçekleştirdiği saldırılarla Türkiye güvenlik güçlerini de doğrudan hedef almaya başlamıştır. PKK’nın kırk yılı aşan terör tarihinde çok sayıda insan hayatını kaybetmiştir. Ne var ki yaşanan terör eylemleri, çatışmalar ve terörle mücadele operasyonlarında kaç kişinin hayatını kaybettiği konusunda yeterli bir netlik ve ayrıntılı bilgi bulunmamaktadır...
  • Yayın
    Giriş: Türkiye terör olayları veri tabanı (TTOV) ile PKK terörünün veri temelli analizi
    (SETA, 2019) Alptekin, Hüseyin
    [No Abstract Available]
  • Yayın
    PKK terörünün analizi: Türkiye terör olayları veri tabanı (2004-2018)
    (SETA, 2019) Alptekin, Hüseyin
    Bu kitap uzun yıllardır Türkiye'nin en önemli güvenlik sorunu olan PKK terörünü olay bazlı ve somut verilere dayalı olarak analiz etmek üzere kaleme alınmıştır. Kitaptaki tüm bölümler ilk çıktıları bu kitap içerisinde sunulan Türkiye Terör Olayları Veri Tabanı (TTOV) verilerinden faydalanılarak PKK terörünün farklı boyutlarını analiz etmektedir. Bu kapsamda PKK'nın terör eylemleri ve Türkiye'nin terörle mücadele operasyonlarından müteşekkil 4 bin 579 müstakil olay incelenmiş, her olay 72 değişken üzerinden kodlanmış ve analize uygun hale getirilmiştir. Bu incelemenin sonuçları terör olaylarında yaşanan can kayıpları, hedef seçimi, saldırı taktik ve türleri, kullanılan silahların çeşitleri ve özel bir terörle mücadele aracı ve silahı olarak son yıllarda etkisini giderek artıran insansız hava araçları başlıkları altında kitabın farklı bölümlerinde ele alınmaktadır. Terör eylemlerinin kronolojik seyri, hangi hedeflerin hangi tür saldırılara maruz kaldığı, teröre karşı yürütülen mücadelede öne çıkan taktikler ve kullanılan silah türleri, bu taktik ve silahların etkinlik analizi hepsi bu kitap kapsamında tartışılmaktadır. Umulur ki bu kitap PKK terörünün dokümantasyonunu ve veriye dayalı analizini yapan çalışmalar için bir örnek teşkil edecektir.
  • Yayın
    Rethinking sovereignty beyond the Islamic state rhetoric: Bringing the people back in
    (Brill, 2021) Ezzat, Heba Raouf; Ezzat, Heba
    The Caliphate of Man is a study of the development of a particular political theology in modern Islamic thought that grounds a doctrinal commitment to a form of popular sovereignty in the Qurʾānic claim that God has created a “caliph” on earth. Andrew March argues that this vision of popular sovereignty is not merely a superficial apologetic move designed to refute claims that “Islam is not compatible with democracy,” but rather reflects a genuine intellectual revolution in modern Islamic thought. That reformulation involved not only reducing rulers to their proper status as agents...