İbn Haldun Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi

DSpace@İHÜ, İbn Haldun Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.


 

Güncel Gönderiler

Yayın
Changes in the spheres of influence in Kazakhstan after the outbreak of the Ukraine War in 2022
(Ibn Haldun University Press, 2025) Gusseinov, Eldaniz; Sarı, Yaşar; Sarı, Yaşar; İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü
This report provides the reasons for the change in Kazakhstan’s spheres of influence following the outbreak of war in Ukraine in 2022. It focuses on the economic aspects of the spheres of influence and the influence of Russia, China, Türkiye, and the E.U. The central thesis is that Russia has expanded its influence in Kazakhstan as dual-use goods are transported through the country. The analysis is based on the theory of a “negotiated hegemon,” which depicts Russia as a hegemon in Kazakhstan whose influence is limited by negotiations with Kazakhstan. The results show Russia has political and military influence, while the E.U. dominates economically. China’s influence is less than expected, and Türkiye has the least influence before and after the war in Ukraine. Kazakhstan is trying to balance Russia’s growing influence through global relations and cooperation with other actors while building trade relations with Russia within the framework of the Eurasian Economic Union.
Yayın
Geleceğin Türk aile tipine bakış
(Ravza Yayınları, 2024) Gündüz, Samettin; Bulut, Sefa; Baba, Coşkun; Taktak, Mustafa; Eğitim Bilimleri Fakültesi, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü
Aile sözcüğü çok anlamlı olup Arapçadan dilimize geçmiştir. Güncel Türkçe sözlükte anlamları şöyledir; 1- Evlilik kan bağına dayanan, karı-koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik; 2-Aynı soydan gelen veya aralarında akrabalık ilişkileri bulunan kimselerin tümü; 3- Birlikte oturan hısım ve yakınların tümü; 4- Halk ağzında; Eş, karı; 5-Aynı gaye üzerinde anlaşan ve birlikte çalışan kimselerin bütünü ve 6- Temel niteliği olan dil, hayvan veya bitki topluluğu, familya. (Türk Dil Kurumu, www.tdk.gov.tr) Larousse sözlükte ise aile,” aynı çatı altında yaşayan anne, baba ve çocuklar” (1979.165)dan oluşan sosyal bir yapıdır. Türkçe sözlükte ise, aile, “kadın ve erkeğin çocuklarıyla oluşturdukları iş bölümüne dayalı, küçük ve büyük ya da dar ve geniş aile gibi, türleri olan toplumsal ve ekonomik birlik” telik (Resimli Ansiklopedik Büyük Sözlük, 54) olarak tanımlanmaktadır.
Yayın
Dijital cemaat ve fan alanları: K-pop fandomu üzerine bir analiz
(KADEM Yayınları, 2023) Tozlu, Betül; Tatar, Burhanettin; Şerefoğlu Danış, Zeynep Kevser; Keskin Aksay, Nursem
2012 yılında Güney Koreli şarkıcı PSY’ın Gangnam Style şarkısının popü¬ler kültürü küresel ölçüde etkilediği görülmüştür. Şarkı 30’dan fazla ülkede müzik listelerinde bir numaraya yerleşirken, müzik videosu birkaç ay içerisinde YouTube üzerinden rekor izlenmeye ulaşarak bir kültürel fenomen haline gelmiştir. Gangnam Style, “Kore Dalgası (Hallyu)” olarak da anılan, çeşitli Kore popüler kültür ürünlerinin dünyaya yayılması akımında son adımın başlangıcı olarak görülmektedir. 90’lardan bu yana süregelen Kore Dalgasının dünyaya yayılırken izlediği adımlar Koreli ve uluslararası akademisyenler tarafından farklı şekillerde yorumlanmaktadır (Kim 2015, 157). Literatürde kullanılmış yorumlar özetlenecek olursa, Hallyu’nun yayılışının, Kore kültürel ürünlerinin Çin ve Japonya’da ilgi görmeye başladığı ilk adım, ilginin Güneydoğu Asya, Balkan ve Orta Doğu ülkelerine yayıldığı ikinci adım ve Avrupa ve Amerika’yı etkileyerek ana akım pop kültürünün parçası haline geldiği son adım şeklinde gerçekleştiği görülmektedir…
Yayın
Kadın ve Mekân
(KADEM Yayınları, 2023) Tatar, Burhanettin; Şerefoğlu Danış, Zeynep Kevser; Keskin Aksay, Nursem; İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Sosyoloji Bölümü
Kadın, kendine özgü bedeniyle birlikte, dünya içinde dünyaya yönelmiş bir özne-varlık olarak yaşar. Özne-varlık olduğu için, zamanla kadının eylem tarzları çeşitlenir ve dünyaya yönelme ufku genişler. Bu esnada o, hem dönüşen bir dünyanın muharrik gücü olur hem de bu gücü nedeniyle ‘yön bulma’ sorunu ile yüzleşir. Zira çeşitlenen eylem tarzları daima bir amacı gerektirdiği için, bu amacın belirlenmesi ve bu amaca giden yolun keşfi/ inşası yön sorununu da beraberinde getirir. Yön sorunu ise her zaman bir mekân sorunu olarak belirir. Sonuçta kadın, tıpkı erkek gibi, dünya içinde dünyaya yönelmenin anlamını, yön (mekân) sorununu çözebildiği kadarıyla anlar. Ancak ne olursa olsun, dünya tecrübesi, kadın için her daim bir yön bulma (mekân) tecrübesi olarak kalır...
Yayın
İslami uygulamarın tarihi bir mekânda yeniden inşası: Hanımlar İlim ve Kültür Derneği’nde Müslüman kadınlar
(KADEM Yayınları, 2023) Demir, Nesibe; Tatar, Burhanettin; Şerefoğlu Danış, Zeynep Kevser; Keskin Aksay, Nursem
Kadının toplumsal varlığını, konumunu ve eylemlerini açıklamaya çalışırken kamusal alan kavramı her zaman bir referans noktası olmuştur. “Kamusal alan” kavramı, onu Jürgen Habermas’ın (1989, 27-30) “özel kişilerin bir kamu olarak bir araya geldiği” ve genele ait meseleleri tartıştığı, özgürleştirmeyi getiren ideal bir alan olarak tanıtmasından bu yana sivil toplum ve demokrasi tartışmalarının temel unsuru haline getirmiştir. Habermas’ın kamusal alan kavramı, kadınları, işçi sınıfını veya toplumdaki diğer kimlikleri dışlaması nedeniyle eleştirilmiştir (Fraser 1990; Benhabib 1992). Örneğin Fraser (1990, 67) burjuva kamusal alanında hegemonik tahakküm olduğunu ve bu nedenle insanların, “madun karşı-kamular” olarak adlandırdığı yeni kamular yarattığını savunmuştur. Kamusal alan, herkesin olan her şeyi görebileceği ve duyabileceği ve ayrıca bizim özel alanımız dışında ortak bir dünyayı ifade eder (Arendt 1998, 52). Burjuva toplumundaki bu kamusal/ özel alan ayrımı, kitle iletişim araçlarını da beraberinde getiren kapitalizasyon süreciyle birlikte belirsiz ve anlamsız hale gelmiştir (Erkilet 2015, 51)…