Google Analytics Usage Data
Değişen medeniyet paradigmalarına ayna tutan bir gözlemci: Mısırlı Yahya Hakkı
Citation
Yazıcı, H. (2020). Değişen medeniyet paradigmalarına ayna tutan bir gözlemci: Mısırlı Yahya Hakkı. İbn Haldun Çalışmaları Dergisi, 5(2), 185-200.Abstract
Mısır’ın önemli edebi şahsiyetlerinden olan Yahya Hakkı, 1905 senesinde Kahire’de mütevazı
bir evde Türk bir baba ile Arnavut bir annenin oğlu olarak dünyaya gelmiş ve 1992’de Kahire’de
ölmüştür. Kahire Üniversitesi, Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan (1925) sonra çeşitli ülkelerde
diplomat olarak görev yapmıştır. Bu çerçevede 1930-1934 yılları arasında İstanbul’da, 1951-1952
yılları arasında da Ankara’da Mısır elçiliğinde görev yapmıştır. İstanbul’da bulunduğu süre içinde
basından çeviri yapabilecek ve basını takip edebilecek düzeyde Türkçe öğrenmiştir. Türkiye’de
bulunduğu süre içinde birçok şehri ve köyü gezmiş ve buralarla ilgili izlenimler edinmiştir. Zikreyât
Matviyye (saklı kalmış hatıralar) adlı eseri uzun yıllar gün yüzüne çıkamamış, nihayet 1993
senesinde yani ölümünden bir sene sonra kızı Neha Yahya Hakkı’nın gayretleriyle basılabilmiştir.
Türkiye’de kaldığı süre içinde edindiği kültürel, sanatsal, sosyal, siyasal, ekonomik ve askeri
izlenimlerini selis üslubuyla tarihe kaydetmiştir. Okuyucuya sundukları sadece nakil değil, gözlem
ve tahlil eleğinden geçen yazılardır. Yahya Hakkı who is one of remarkable literary figures of Egypt, was born as a son of an
Albanian mother with a Turkish father in a modest house in Cairo in the year of 1905 and has died
in Cairo in 1992. He served as diplomat in various countries after graduation from Faculty of Law,
Cairo University. In this frame; he served in Istanbul in between the years of 1930-1934 as well
as in the Egyptian embassy, Ankara in between the years of 1951-1952. He learned Turkish at a
level to translate from the press and to follow the press in the time he was in Istanbul. He visited
many cities and villages and then acquired impressions about those places in the time he was in
Turkey. His work named Zikreyât Matviyye (memories that remained hidden) could not come to
light for many years. Finally in the year of 1993, namely one year later from his death, it was able
to be printed with the efforts of Neha Yahya Hakkı, his daughter. He recorded his cultural, art, social, political, economic and military impressions that he acquired in the time he was in Istanbul
to the history with the selis style. What he present to the reader is not only transfer but they are
the articles that pass through the sieve of observation and analysis.